YÜKSEK GERİLİM TESİSLERİ İŞLETME SORUMLULUĞU YÖNETMELİĞİ ÜSTÜNE ORTALIĞA SAÇILAN YAPAY SATAŞMALAR

EMO 49. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş’ın genel kurulda kabul edilen Yüksek Gerilim Tesisleri İşletme Sorumluluğu (YGTİS) Yönetmeliği’nin Resmi Gazetede yayınlandığı bilgisini paylaşmasının ardından bu yönetmeliğin hazırlanmasındaki emeklerinin inkar edildiği iddiası ile Frekans grubu tarafından Mahir Ulutaş özelinde EMO örgütlülüğüne yönelik kurgulanmış yapay bir sataşma saldırısı başlatıldı.

Bu yönetmeliğin hazırlanması sürecine ilişkin bilgi vermenin ve değerlendirmelerimizi paylaşmanın önem kazandığı anlaşılmaktadır.

Aslında kurgulanmış bu sataşmaların muhatap alınmasına gerek yok ama ne kadar boş ve geçersiz sataşmalarla yapay bir fırtına koparıldığının net biçimde görülebilmesi için bu bilgilendirme ve değerlendirmelerimizi paylaşmayı yararlı buluyoruz. Elbette ki bu konu etrafında bir polemik yaratma ve bunu sürdürme niyetinde değiliz.

49. GK TUTANAĞININ YGTİS YÖNETMELİĞİ İLE İLGİLİ KISMI (13.3)  (Tutanak Sayfa 10/293)

Genel Kurulun 1572 delegesinden 1238’i oy kullanmıştı. YGTİS Yönetmeliği’nin ise görüşüldüğü oturuma katılan 665 delegenin oyları ile “TAMAMI” oybirliği ile kabul edilmişti. Tutanağın bu kısmı aşağıda görülmektedir.

Frekanscıların Ankara Şubesi 27.Genel Kurulundan EMO 49.Genel Kuruluna gönderdiği içinde “Yüksek Gerilim İşletme Sorumluluğu” sözcükleri geçen tek önerge aşağıda görülmekte olan A.Ö. imzası ile düzenlenmiş olan önergedir. Görüleceği gibi o da YGTİS ile ilgili olmayıp, SMM konularına ilişkin ne olduğu anlaşılmayan bir önergenin içinde geçmektedir. Nitekim şubelerden gelen 92 önergenin tasnif edildiği listede “anlaşılmıyor” diye nitelenmek durumunda kalınan tek önergedir.

Bu nedenle bu YGTİS YÖNETMELİĞİ, 49. Genel Kurulda Yönetim Kurulu kararları ile uygulamada getirilmiş olan değişikliklerin işlenmesi ve diğer Şubelerden gelen önergeler (örneğin yanda gösterilen İstanbul şubesinden gelen önerge gibi) gözetilerek yapılan Komisyon çalışmalarının ardından görüşülüp güncellenmiş ve 14 şubeden gelmiş 665 delegenin oyları ile kabul edilerek Resmi Gazete’de yayınlanacak hale getirilmiştir.  

49. Dönem Yönetim Kurulu ise göreve başladıktan sonra, Genel Kurulun görevlendirmesini ve mevzuat gereklerini yerine getirerek, bu yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayınlanmasını sağlamıştır. Tıpkı yıllardır yapılan çalışmalar gibi, Resmi Gazetede yayınlanan diğer yönetmelikler gibi. Yönetmelik TMMOB’ye gönderilmiş, orada Hukuk Müşavirliğinin incelemesi ve uygun bulmasına dayalı olarak TMMOB Yönetim Kurulu Resmi Gazetede yayınlanması kararı alarak bu amaçla Cumhurbaşkanlığına göndermiştir, Cumhurbaşkanlığı da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına görüş için göndermiştir. Bunun ardından Cumhurbaşkanlığı Hukuk ve Mevzuat Dairesi bir revizyon önerisinde bulunmuş, bu revizyon önerisine karşılık EMO başka bir öneri sunmuştur. Sürecin buraya kadar olan işleyişinin ve gelişmelerinin hiçbir yerinde Frekansçıların ve “haklarını yedirmeyiz” diye kükredikleri temsilcilerinin hiçbir dahli ve katkısı söz konusu değildir. Ama frekans grubu Odanın çalışma tarzından, yöntemlerinden o kadar uzaklar ki, Yönetmeliğin oluşumu için harcanmış bunca emeği ve çabayı görmezden gelerek, yönetmeliğin içeriğini ve meslektaşlarımıza yaratacağı farkı konuşmak yerine, bütün bu gelişmelerden bir hafta sonra yapılan bir ziyarete dayanarak, dağıttıkları tabaklar sayesinde yönetmelik yayınlattıklarını sanacak kadar kuruntulu ve kibirliler.

TARİHİ KENDİLERİNDEN BAŞLATANLAR TARİH OLURLAR

Ankara Şubesinin 27. Genel Kurulunda, Şubenin iradesini EMO 49.Genel Kurulunda temsil etmek üzere seçilen delegelerin tümü DEMOKRAT MÜHENDİSLER’DEN seçilmiştir. Bu gerçek ve yukarıda anlatılan süreçten anlaşılacağı gibi “EMEK HIRSIZLIĞI”, “HAK YEMEK” gibi sataşmaların hiçbir dayanağı bulunmamaktadır. Kaldı ki Başkan Mahir Ulutaş, sataşma hedefi yapılan konuya ilişkin açıklamasında, yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayınlandığı ve uygulamada getireceği yaşamsal önemi konusunda bilgilendirme yapmaktadır.

Frekans yanlılarının sergilediği tutum, bütünüyle yapay bir gerilim çıkarma çırpınışıdır. Ankara Şubesi ile örgüt bütünlüğünü karşı karşıya getirme, çatıştırma ve kutuplaştırmayı derinleştirme niyetinin açığa vurulmasıdır. Halkın, meslektaşların ve üyelerin yararına hiçbir çalışma yapmayarak silikleştikleri noktada varlıklarını ancak böylesi yöntemlerle hatırlatmaya bel bağlamış olmalılar. Kendi beceri ve başarılarıyla öne çıkmak yerine EMO örgütlülüğünün yılların çalışmaları, emekleri ile yarattığı değerleri karalayarak, değersizleştirerek, yok sayarak etkin olmayı hedeflemektedirler. Tıpkı bundan önceki tanık olduğumuz bazı çirkin olaylarda olduğu gibi.  

Bir halk söylencesinde diyor ki “çerçi ne satıyorsun?”, cevap “tezgahımdakini”. Frekansçıların da tezgahında halkın, meslektaşların ve üyelerin yararına bir programları, düşünceleri yok; fincancı katırlarını ürkütecekleri endişesinden dolayı bir şey yapabilecek niyetleri ve cesaretleri de yok. Ama “Mahir Ulutaş İstifa” diye başkana sataşma cüretini kendilerinde buluyorlar.

EMO üyeleri böylesi sahte mağduriyet hikayelerine ve kof sataşmalara itibar etmeyecektir. Muhatap almayacaktır. Mesleki yetkinliklerinden aldıkları gücü ve demokrat tutumlarını şubelerinin demokratlaşması ve özgürleşmesi için seferber edecektir.

Şunu da hatırlatmakta fayda var, SMM Yönetmeliği, Mesleki Denetim Yönetmeliği ve Ana Yönetmelik değişiklikleri çalışmaları tamamlanmış ve yayınlanma aşamasına gelinmiştir. Sonradan mızıkçılık yapmak olmasın diye hatırlatmak isteriz.

EMO ANKARA ŞUBESİ DEMOKRAT MÜHENDİSLER

7 EKİM 2024